Kayseri’nin Köşk Mahallesi’nde yer alan Köşk Medrese, tarihi ve kültürel öneminin yanı sıra, son dönemde gerçekleştirilen restorasyon çalışmalarıyla dikkat çekiyor. Uzun yıllar atıl kalan ve adeta virane bir hale gelen Köşk Medrese, Melikgazi Belediye Başkanı Doç. Dr. Mustafa Palancıoğlu’nun, ilçedeki tarihi ve kültürel mirasları koruma ve gelecek nesillere aktarma adına yaptığı çalışmalardan nasibini alarak eski ihtişamına çok şükür kavuştu.
***
Şimdi Köşk Medrese ile Doğu Türkistanlıların ne alakası vardır diye düşünenlere kısa bir özet geçmek istiyorum.
“Kayseri ve Sivas başta olmak üzere Doğu Anadolu ile Orta Anadolu’nun kuzey ve batısında hüküm süren bir Türk devleti olan Eretna Devleti 1335 yılında kurulmuştur. Uygur Türkü olan Eretna Bey ya da diğer ismiyle Alaeddin Eretna tarafından kurulan bu Devlet, onun hükümdarlığı sırasında Ankara, Erzincan, Çorum, Tokat ve Amasya gibi bölgeleri de hakimiyeti altına almayı başarmıştır. Kayseri’de ve civar şehirlerde Eratna Devleti zamanında yapılmış bir çok tarihi eser vardır. Burada bir parantez açmak gerekiyor. Ben de bir Doğu Türkistanlı Uygur Türkü olarak ailem 1965 yılında Kayseri’ye gelmiş olsa da, dedelerimizin 1335 yılında Kayseri’ye gelmiş olduğu ve bu toprakları yurt edindiğini bilmek ayrıca bir gurur vesikasıdır. “
Bu kısa bilgiden sonra Gültepe Mahallesi'ndeki tepeye Eretna Beyliği'nin kurucusu Alaeddin Eretna tarafından 1339'da yaptırılan medrese, şehrin simge eserleri arasında yer alıyor. Tarihte tekke, medrese olarak hizmet veren üstü açık yapının ortasında Alaeddin Eretna, hanımı Suli Paşa Hatun ile çocukları ve torunlarının mezarının yer aldığı kümbet bulunuyor. Önceki yıllarda bir çok girişimde bulunmuş ve dedelerimizin mezarının da bulunduğu kümbetin yer aldığı bu Köşk Medresesinin içler acısı halinin düzeltilmesi için çaba sarfetmiştik ama muvaffak olamamıştık.
Ancak sonunda Melikgazi Belediye Başkanı Doç. Dr. Mustafa Palancıoğlu’nun, özelde biz Doğu Türkistanlılar için çok önemli olan bu mekanı restore etmesi bizi ziyadesiyle memnun etti. Genel anlamda da Başkan Palancıoğlu’nun bir tarihi mirası gelecek kuşaklara aktarmak için yaptığı çalışmaları takdir etmemek elde değil.
Bu bağlamda, medresenin restore edilmesi, hem tarihî bir yapının korunması hem de Doğu Türkistanlıların kültürel mirasının yaşatılması anlamına geliyor.
Başkan Palancıoğlu öncülüğünde yapılan bu restorasyon, medreseyi sadece bir tarihî yapı olmaktan çıkarıp, kültür ve sanat merkezi haline getirdi. Artık Köşk Medrese, bir Türk İslam Merkezi olarak hizmet verecek ve çeşitli etkinliklere ev sahipliği yapacak. Başkan Palancıoğlu’nun açıklamalarına göre medrese, kadın kermeslerine, kültürel ve sosyal faaliyetlere, dinletilere ve söyleşilere ev sahipliği yapacak. Ayrıca, huzurlu bir ortamda çay ve kahve eşliğinde kitap okunabilecek bir mekân olacak. Bu proje, hem yerel hem de uluslararası düzeyde büyük bir yankı uyandırdı ve özellikle Doğu Türkistanlılar arasında derin bir memnuniyet oluşturdu. Çünkü, bu eserin restore edilmesi, Uygur Türkleri için manevi bir anlam taşıyor.
Bu yenilikler, Köşk Medrese’yi sadece bir tarihi yapı değil, aynı zamanda toplumun sosyal ve kültürel yaşamına katkıda bulunan bir merkez haline getiriyor. Restorasyon sonrası medrese, hem geçmişin izlerini taşıyan bir kültürel miras olacak hem de modern zamanın gereksinimlerini karşılayan bir sosyal mekân olarak işlev görecek inşallah.
***
Melikgazi Belediye Başkanı Doç. Dr. Mustafa Palancıoğlu’nun Köşk Medrese restorasyonu konusundaki çabaları, hem tarihî bir yapının korunması hem de kültürel bir merkez olarak yeniden işlev kazandırılması açısından büyük bir başarıdır. Bu restorasyon, tarihi mirasın modern ihtiyaçlarla buluşturulmasının ve Türk toplulukları arasında köprüler kurmanın somut bir örneğidir.
Sonuç olarak Köşk Medresesini gezen herkes Türk tarihindeki yerini bilecek ve Kayseri’de çok sevilen ve “ Köse Peygamber” olarak adlandırılan Eratna Bey’e bir dua edecektir. Bu bağlamda, Melikgazi Belediye Başkanı Doç. Dr. Mustafa Palancıoğlu’na Kayseri’de yaşayan biz Doğu Türkistanlılar olarak sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz. Vesselam.