Bu cümleler bütünlüğünün konusu bir kişi veya bir topluluk için savunulan bir konu ya da bir amaç varken bu konu ya da amaç için yeterli bir girişim ya da adım atılmaması ya da hiç bir icraatte bulunulmaması. Güzel toplumumuzda bir değim var ki sözünün eri olmak. Yani bir söz verdiği zaman onu muhakkak yapan ve yapmak için ciddi çaba gösteren kişiler için kullanılan bir değim bu.
Söz ile ilgili yine tecrübe sahibi toplumumuzun yine güzel ve manidar bir değimi var ki o da " Söz Namustur" değimi diyebiliriz. Peki bir söz neden bu kadar önemli olmalıdır sorusu aklımıza gelebilir. Bu sorunun cevabını vermeden önce merkeze birçok defa aldığımız gibi yine canı ve duyguları olan insanı alalım. Bir de buna olumlu ve olumsuz etki meselesini ekleyelim. Tutulmayan bir sözün etkisi söz verilen kişiyi en azından duygu yönünden olumsuz etkiler. Bu söze göre de değişken olabilir. Yani tutulmayan bir söz sonucunda bir insan maddi bir zarara uğrayabilir. Bir insan kaybedilebilir. Bir insanın ocağı sönebilir. Bir insan hayattan ve insandan da soğabilir ki bir insanın yüreğindeki soğukluk o insanın duygu, düşünce, bakış açısı ve eylemlerini de etkileyebilir. Tutulmayan bir sözde insan kaybedilebilir. Tutulmayan bir sözde bir ihtiyaç veya gereklilik olan güven kaybedilir. Her halükarda bir kaybedişe ve bir zarara çıkar tutulmayan söz. Toplumda herkes inanmasa da ilahi bir adalete inananlar için ise söz tutmayan insan içinse bir bedel veya bir sonucun varlığına inananlar vardır. O sözü tutmayan insanın da kaybedeceğine inanabiliriz.
Velhasıl kelam söz bir sorumluluk ve bir yüktür. Ağırlıkları değişken olabilen bir yük. Sözden kaçmak ise bir bedele doğru koşmak da olabilir. Söz bir sınavdır kazanmak ve kaybetmek ile ilgili. Yüreğinin veya gönlünün sözünü dinleyenlerin harcıdır söz. Yüreğini ciddiye almayanların işi olmaz söz ile. Bir kişinin yüreği ise bir adalet merkezi, yanlışa karşı bir sinyal mekanizması, insanı var edenle insanın bir bağlantı merkezi gibi düşünebiliriz. "Gönül Beytullah dır yıkma Seyrani" sözünde gönüle büyük bir değer vermiş bozkırlarımızın ozanı Seyrani. Bilerek tutulmayan bir sözde gönül yıkılıyorsa eğer bir bedele de hazır olmak gerekmez mi?
Söz için bir alâmet diyebiliriz ki dürüstlüğün bir alâmeti değil midir? Toplumda bir de " delikanlı" tâbiri vardır ki delikanlı adamın üstüne yakışan şık bir giysi gibi de düşünebiliriz. Bir güven meselesi ve bir ciddiyet dir söz. Geçmişten günümüze "öz" ile bir arada olan ve öz ile bağlantısı olan bir kelamdır. Sözünü tutan insan ne güzel insan sözünü tutan insanların çok olduğu bir toplum ne güzel bir toplumdur.
Özde insan ise bir dava adamı, bir amaca adanmış adam, seviyesi yüksek bir insan ve toplumda pozitif enerji kaynağı. Adem- adam- insan kelimelerinin ortak anlamı içinde bir pay sahibi. Toplumun ihtiyacı olan kişi. Bir de gözlem yapalım hadi ne kadar var çevremizde sözünün eri ve güvenilir İnsan, özde insan. Özü sözü bir olan insan sayısının artmasının topluma getirisi nedir. Sahi, dinî inancımızın önderi ve bütün bir insanlık için güzel bir örnek olan adı güzel insanın diğer adı güvenilir olan "Emin" değil miydi? O güzel insanın yolundan gidenler ne kadar örnek alıyor onu. Ne kadar güvenilir. Ne kadar sözünün eri ve ne kadar emin. Emin olan insanların toplumda sayısının artması temennisi ile herkes için sağlık, huzur ve iyilikler diliyorum.