Babanın Çocuk Eğitimindeki Rolü: Sevgi ve Disiplinin Dengesi
Çocuk eğitimi söz konusu olduğunda, babanın rolü genellikle gölgede kalır. Toplumumuzda baba, çoğu zaman otoriteyi temsil eder; sert, soğukkanlı, duygularını göstermeyen bir figür olarak algılanır. Ancak babalık bundan çok daha fazlasını içerir. Çocuğun kişiliği, öz güveni ve hayata bakışı üzerinde babanın etkisi, bir anneninki kadar belirleyicidir.
Doğan Cüceloğlu hocamızın sıkça vurguladığı bir nokta vardır: “Bir çocuğun kişiliği, sevgi ve disiplin dengesinde şekillenir.” Baba, bu dengenin kurulmasında hayati bir rol oynar. Çünkü çocuk, sevgi ve disiplini en ideal şekilde babasından öğrenir. Peki, bu denge nasıl sağlanır?
Sevgi ile Güven İnşa Etmek
Bir baba, çocuğun gözünde ilk kahramandır. Çocuğun sevildiğini hissetmesi, onun dünyaya güvenle bakmasını sağlar. Sevgi, sadece güzel sözlerle ifade edilmez; zaman ayırmak, dinlemek ve onun yanında olduğunu hissettirmek de bir sevgi göstergesidir. Akşam yemeğinde masada oturup gününü paylaşmak ya da hafta sonu birlikte oyun oynamak, bir çocuğun hayatında paha biçilemez izler bırakır.
Doğan Cüceloğlu der ki: “Çocuğun kalbine dokunmadan ona bir şey öğretemezsiniz.” Sevgi, çocuğun ruhuna dokunmanın anahtarıdır. Ancak sevgi, disiplinsiz bir ortam anlamına gelmez.
Disiplin ile Sorumluluk Kazandırmak
Disiplin, çocuğa hayatın gerçeklerini öğretir. Hayatta kurallar olduğunu, kararların sonuçları olduğunu ve sorumluluk almanın bir erdem olduğunu anlamasını sağlar. Ancak disiplin, ceza ile karıştırılmamalıdır. Disiplin, bir çocuğa yanlış yaptığında kızıp bağırmak değil, ona doğruyu sabırla göstermektir. Baba, bu noktada rehber olmalıdır. Çocuk, babasının sınır koyarken bile sevgisini hissetmelidir.
Unutulmaması gereken bir şey var: “Sevgi disiplinsizleşirseçocuk şımarır, disiplin sevgisizleşirse çocuk gücenir.” İdeal baba, bu iki uç noktadan uzak durandır.
Model Olmak
Baba, çocuğun gözünde bir rol modeldir. Çocuk, babasını sadece söyledikleriyle değil, davranışlarıyla da gözlemler. Eğer bir baba, dürüstlüğü öğütlerken kendi yalan söylüyorsa, çocuğa güven ve doğruluğu aşılayamaz. Babalar, çocuklarının gelecekteki davranışlarının aynasıdır. Bir baba, sevgi dolu, çalışkan ve dürüst bir birey olduğunda, çocuğuna en büyük dersleri farkında olmadan verir.
Babanın Varlığı Bir Çocuğa Şunu Söyler: “Sen Önemlisin.”
Doğan Cüceloğlu’nun bir konuşmasında söylediği gibi, “Baba, çocuğun omzuna elini koyduğunda ona şunu hissettirir: Sen bu dünyada değerlisin.” Baba varlığı, çocuğun kimlik gelişiminde derin bir iz bırakır. Bu yüzden bir babanın çocuğuyla vakit geçirmesi, onun fiziksel ihtiyaçlarını karşılamaktan çok daha önemlidir. Çocuğun ruhuna dokunmak, onun gelecekte sağlıklı bir birey olmasının temel taşıdır.
Son Söz
Babalık, sadece çocuğun ihtiyaçlarını karşılamak ya da eve ekmek getirmek değildir. Babalık, bir yüreğe dokunma sanatıdır. Sevgiyle güven, disiplinle sorumluluk kazandırmak ve bir ömür boyu rol model olmaktır. Eğer her baba, Doğan Cüceloğlu’nun dediği gibi çocuğuna şu mesajı verebilirse, gelecek çok daha umut dolu olur: “Ben seni her halinle seviyorum, ama seni hayata hazırlamak için rehber olmaktan da asla vazgeçmeyeceğim.”
Sevgili babalar, unutmayın, çocuklarınız için en büyük mirasınız onların ruhuna bıraktığınız izlerdir. Sevgi ve disiplinle dolu bir yolculuk dileğiyle…
?????? Tamer ÖZTÜRK
???? ? Rehber Öğretmen ve Ölçme Değerlendirme Uzmanı